24 Haziran 2020 Çarşamba

Bitti

    Bu bloga aslında hayatımda olan iyi şeyleri yazmak isterdim ama maalesef ki her zaman daha kötü bir olayla bu bloga yazıyor oluyorum:/ Birkaç aydır zaten aramın iyi olmadığı "sanal" sevgilimle ayrıldım. Bu ayrılık kararını hemen vermedim,veremedim. Kararı vermemin sebebi de sanki tek çabalayan taraf benmişim gibi hissetmemdi. Birkaç aydır tartışmalarımızın konuları güven problemi, kıskançlık ve soğuk davranışlarla ilgiliydi. O bana karşı güven duymuyordu ve bu yüzden bana olan davranışları çok soğuk oluyordu bu da beni çok üzdüğü için tartışıyorduk. Tartışmaların en büyük nedenlerinden biri de iki tarafın da haksız olduğunu kabul etmemesiydi... Baktığınuz zaman sorunlarımız çözülebilecek şeylerdi ama sıklıkla tartıştığımız için birbirimizden uzaklaşmaya başladık belki de...
   Bana güvenmediği için bilinçli ya da bilinçsiz bana eskisi kadar sevgi dolu davranmıyordu ve bunu ona söylediğimde tartışma başladı (son tartışmamız) 1 ay kadar süren bu tartışmadan sonra konu "nasıl bu ilişkiyi devam ettirebiliriz?", "birbirimizi ne zaman görebiliriz?" gibi sorulara geldi. Her şeyin bilincindeydim, yaptığımız çok zor bir şeydi, yıpratıcıydı ve çaba gerektirecekti. Ama yapardım; yapardım çünkü onun da beni istediğini biliyordum ama onda bu çabayı göremedim. Bana beni ancak kendi parasını kazanmaya başladığında görebileceğini söyledi, bu da demek oluyor ki 4-5 seneye biz ancak görüşebilirdik.Bunu söylediğinde "bizim" birlikte olma şansımızın çok az olduğunu zaten anlamıştım ama çok seviyordum ve vazgeçmek istemiyordum, çok tartışıyorduk ve evet güven problemimiz vardı ama, ama yapardık diye düşünüyordum. Onu asla zorlamak istemedim durumunun bu olduğunu kabul ettim ama benim onu görmeye daha kolay gelebileceğimi (benim için de zor ama belki ondan daha kolay olacaktı) söylemek istemiştim ama o tamamen negatifti, iletişim bile kuramıyordum çünkü istemiyor gibi davranıyordu. Yalan yok gerçekten 1 ay boyunca bu tartışmalarımızdan ötürü her gün ağladım, bazen çok fazla ağladım bazen daha az ağladım, ama ağladım. Ağladıkça,üzüldükçe kendime daha zarar verdiğimi ve olayları daha da karıştırdığımı hissettim, belki de vazgeçmem gerekiyordu. Benden ayrılmak istemediğini söylemesi işleri çok daha karmaşıklaştırıyordu çünkü çaba da göstermiyordu. Ayrılmak istememin nedeni kesinlikle umursamadığını düşünmemdi, yoksa ben hala onu çok seviyordum ama karşımdaki beni umursamıyorken,benim kadar uğraşmıyorken kendime yazık etmiyor muydum? Ayrıldığım gün direkt konuşmayı durdurmak istedim ve bir daha asla ama asla konuşmak istemedim. Birkaç gün geçmeye başladıkça üzgün hissetmeye başladım ama bana ayrılık esnasında bile bir kelime etmeyen adam için neden üzüleyim? Tartışmamızın başından beri bana "ben daha bir kelime bile söylemedim" diyordu ve ayrıldığım gün yine aynı kelimeyi söyledi "ben daha bir kelime bile söylemedim" Ne zaman o bir kelimeyi bana söyleyecektin? Ben o bir kelimeyi duymak için çok bekledim. Çok çabaladım. Senin çabanı görmek için, bir kelimeni duymak için yüzlerce kelime yazdım. Hepsini, her bir cümlemi, her bir kelimemi harcadın. Üzgünüm.