13 Şubat 2020 Perşembe

Hiç Görmediğim Birini Özlemek

   İnsan en yakınındaki insanı bile zaman zaman özler; arkadaşıyla uzun bir süre görüşememiştir ve onu özler, babasını uzun bir zamandır görmüyordur ve onu özlüyordur. Ama insan hiç görmediği birini nasıl özleyebilir? 

 Durumu anlatmak gerekirse zaten ilk blog yazım onunla alakalıydı, kendisi benim herkesin bildiği tabirle "long distance relationship " yaşadığım kişi yani hayatımda onu hiç görmedim, gerçek hayatta tanışmadık. Ama bana yaşattığı hisler gerçek hayatta yaşayacağım hisleri aratmıyordu, verdiği güven de öyleydi, sonrasını biliyorsunuz... bilmeyenler ilk blog yazımı okuyabilirler. O yazıdan sonra birkaç ay kesinlikle hiçbir şey eskisi gibi olmadı, konuşmaya devam ettik ama asla romantik bir anlamda konuşmuyorduk, konuşmuyordum. Yapılanları unutmaktan ziyade kabul etmeye ve ileriye bakmaya çalışıyordum çünkü bu gibi meseleleri asla unutamazsınız bir yaradır ki kabuk bağlamıştır ama artık bir iz olarak kalbinizin bir köşesinde kalır.

 Herkes hata yapar, ben kimsenin mükemmel olduğunu iddia etmiyorum, ama yapılan hatadan sonra ders çıkarmak ve aynı hatayı tekrarlamamak benim için en önemli nokta. Hata yapan herkese şans vermem, şans verdiğim kişilere de o şansı sadece bir kez veririm, ona yaptığım da buydu. Son bir aydır aramız iyi ve belki de olmadığımız kadar dürüstüz, ya da dürüst olmaya çalışıyoruz. Çünkü onun davranışları ve benim davranışlarım da gösterdi ki birbirimizle gerçekten bir şeyler yaşamak istiyoruz ve bunun için çabalıyoruz, aylardır bu meseleyle ilgilenmemizin sebebi de bu yüzden. Şu son bir aydır her şey mükemmel gidiyor diyemem, kıskançlıklar oluyor, şüpheler oluyor ama bu gibi durumlar da birbirimize ne hissediyorsak sormak bizi en rahatlatacak şey olacaktır. Kısacası kaldığımız yerden devam ediyorduk ki; neredeyse 1 haftadır ona ulaşamıyorum. İlk başta endişenmemiştim çünkü her zaman uygun olamayabiliyoruz bir gün bana yazmaması ya da ulaşamamam çok sorun olmuyordu ama baktım günler birbirini kovalıyor ve 1 hafta gerçekten uzun bir süre olunca endişelenmeye başladım. Aynı şehirde yaşamayı bırakın aynı ülkede yaşamıyoruz, hatta aynı kıtada bile yaşamıyoruz! Nasıl endişelenmeyeyim? Eğer bir şey olduysa ona nasıl öğrenebilirim? Panik olmamak elimde değil. Mesajlarım ona iletilmemişti bile. Aklıma ilk gelen şey bana verdiği email adresinden ona mesaj atmak oldu, email adresi üzerinden mesaj attım ama hiç bir geri dönüş alamadım. En kötüsü hiçbir sosyal medya hesabı kullanmadığı için (kullanıyorsa da bilmiyorum) ona ulaşmak çok zor. En sonunda facebooktan onun bir arkadaşını buldum ve o arkadaşına sordum ondan da bir cevap hala gelmedi. Bana annesinin numarasını da vermişti ama daha ona yazacak kadar çıldırmadım... belli de olmaz gerçi. 

   Hislerimin bu kadar yoğun olmasını beni ürkütmüyor değil, hiç görmediğim sadece sesini ve bana gösterdiği kadarıyla bilebildiğim kişiliğiyle, o kişiyi gerçekten çok sevdiğimi farkettiğim bir durum oldu bu. Gerçekten onu çok çok özledim. Mesajlarım iletilse ama cevap gelmese bile mutluluktan havalara uçacağım, çünkü sağlığı iyi mi nasıl bir ruh halinde veya neden ortalıkta yok hiç ama hiçbir bilgim yok. Çok korkuyorum ve bu durum benim günlük hayatımı da çok etkiliyor. Hep onu düşünüyorum, umarım üzülmüyordur umarım zor bir durumda değildir. Yarın uyandığımda onun mesajını göreceğim diye beklemek beni gerçekten çok yoruyor. Ama beklemekten başka ne yapabilirim ki?